Rumlar İsrail’den Demir Kubbe almanın peşinde
Güney Kıbrıs Rum Kesimi, İsrail’den Demir Kubbe Hava Savunma Sistemi almak üzere düğmeye bastı. Türkiye ve İsrail ilişkilerinin diplomatik olarak yeniden başladığı bu dönemde atılan adım akıllara “Yeni bir S-300 Krizi mi başlıyor” sorusunu getirdi.
Güney Kıbrıs Rum Kesimi, 1997’de Rusya’dan dönemin en gelişmiş hava savunma sistemlerinden biri olan S-300’ü satın almış, Türkiye’nin yoğun baskısı ile bu sistem Yunanistan’a verilerek Girit’e konuşlandırılmıştı.
Kathimerini Gazetesi’nin haberine göre, İsrail’den Demir Kubbe alımı bir süredir Rum Ulusal Muhafızları tarafından isteniyordu. Geçtiğimiz mart ayında Ulusal Muhafız Komutanı Korgeneral Dimokritos Zervakis, İsrail’e yaptığı bir ziyaret sırasında sistemi yakından inceledi.
2011’de tam kapasite hizmete girdi
İsrail, özellikle füze saldırılarına karşı 2009’dan bu yana Demir Kubbe sistemini kullanıyor. Demir Kubbe, 2011’den itibaren tam kapasite İsrail hava sahasını koruyor. Sistem, İsrailli savunma şirketi Rafael ile İsrail devletine ait Hava ve Uzay Sanayileri kurumu tarafından ortak geliştirildi. Sistemin üretimi İsrail’in kuzeyindeki tesiste yapılıyor.
İsrail basınında yer alan haberlerde, ilk etapta tamamen ülkenin kendi kaynaklarından karşılanması planlanıyordu. Ancak seri üretime geçilmesinin ardından ABD’den alınan finansal destek karşılığında sistem bileşenlerinin yarısı ABD’de üretilmeye başlandı.
Üç hava savunma sisteminden ilki
İsrail, Demir Kubbe sistemini 2011 yılında kullanmaya başladı. Bu, İsrail’in farklı menzillerdeki füze saldırılarına karşı geliştirdiği üç hava savunma sisteminden ilkini oluşturuyor. Demir Kubbe, roket, füze ve havan toplu gibi kısa menzilli saldırılara karşı kullanılıyor.
Rafael, internet sitesinde Demir Kubbe’yi “etkinliği muharebe ortamında kanıtlanmış dünyanın tek çok amaçlı sistemi” olarak tanımlıyor. İsrail’in diğer hava savunma sistemleri de uçak, insansız hava aracı ve uzun menzilli füzeler gibi orta ve uzun menzilli tehditlere karşı geliştirdiği Davut’un Sapanı, atmosferin en üst katmanlarına kadar ulaşan Ok 2 ve atmosfer dışına çıkabilen Ok 3 olarak sıralanıyor.
Sistem nasıl çalışıyor?
Demir Kubbe, hem gece hem gündüz hem de her türlü hava koşulunda çalışacak şekilde tasarlandı. Demir Kubbe kapsamında tehdidi algılayan radar sistemi yer alıyor. Bu radarlar, gelen roketin ne ölçüde bir tehdit oluşturduğunu tespit ediyor. Atılan roketin yerleşim yerlerine ya da önemli altyapı tesislerine yönelmesi halinde ise bunu imha etmek üzere füze gönderiliyor.
Bu füzeler, mobil üniteler ya da sabit noktalardan ateşlenebiliyor ve bunlar aracılığıyla gelen roket havada imha ediliyor. Rafael, sistemin yüzde 90 başarı oranına sahip olduğunu söylüyor.