Havalimanları

İstanbul Havalimanı’nda uçuş güvenliği kule personeline emanet

İstanbul Havalimanı ağustos ayı itibarıyla Avrupa’nın birinci, dünyanın ise beşinci en yoğun havalimanı unvanına sahip olurken TRT Haber bu başarının temel taşlarından hava trafik kontrol kulesine konuk oldu.

İstanbul Havalimanı dünyanın önde gelen havacılık veri ve analiz sağlayıcısı Official Aviation Guide tarafından yayımlanan “Dünyadaki En Yoğun Havalimanları” raporuna göre geçtiğimiz ağustos ayında 5’inci sırada yer aldı.

Günlük ortalama 1417 uçuş sayısına ulaşan İstanbul Havalimanı, sefer yoğunluğu bakımından Avrupa’da ise zirvede…

Rekor üzerine rekor kıran havalimanında akışı sağlayan en kritik noktalarından biri de, Devlet Hava Meydanları İşletmesi’ne bağlı çalışan “Hava Trafik Kontrol Kulesi”.

Hava Trafik Kontrolörü Tülin Eroğlu Koçar ile kule personelinin özverili ve yoğun çalışma şartlarını konuştuk.

Her gün rekora yakın uçuş

İstanbul Havalimanı’nın normalde de 1350 ila 1400 sefer arasında rutin trafiğe sahip olduğunu söyleyen Tülin Eroğlu Koçar, “Bu sene 1417 uçuş sayısına ulaşabildik ama rekorun dışındaki günlerde de bu sayıya çok uzak değiliz” dedi.

Dört ekip olarak yirmi dört saat hizmet verdiklerini anlatan Koçar, gece ve gündüz vardiyalarında yüzün üzerinde personellin görev başında olduğunu anlattı.

“Sabah buraya geldiklerinde önce uçuşları devralıyorlar. Ardından uçağın yaklaşma aşamasından itibaren bu kez uçağı devralıyorlar, pilotla konuşuyorlar, gerekli talimatları veriyorlar, meydanla ilgili bütün bilgileri verip inişini gerçekleştiriyorlar.”

En ufak hata domino etkisi yaratıyor

Hava Trafik Kontrolörlüğü’nün dünya çapında en stresli işlerden biri olarak kabul gördüğünü söylüyor Tülin Eroğlu Koçar.

“Yoğunluğu, yoruculuğu inanılmaz. Düşünün ki birçok insan sabahları işe gitmek için evinden çıkarken biz evlerimize ulaşmak için işten çıkıyoruz. Bu durum sosyal hayatımızı da etkiliyor.”

En küçük yolcu uçağının içinde dahi en az iki yüz insan olduğunun altını çizen Koçar, “İki dudağınızın arasından çıkacak yanlış bir kelime, yanlış bir talimat, yanlış bir sayı bile bir takım emniyetsiz şeylere sebep olabilir. Hiçbir zararı olmasa bile uçakların gecikmesine sebep olabilir ve bu da bu kadar büyük bir meydanda domino taşı etkisi yaratabilir.” Tülin Eroğlu Koçar bu nedenle personelin ara vermeksizin pür dikkat görevinin başında olduğunu anlatıyor.

İnsan faktörü teknolojiden daha önemli

Toplamda dokuz sektör olarak hizmet verdiklerini belirten Tülin Eroğlu Koçar bu sektörlerin trafik yoğunluğuna göre on ikiye kadar çıktığının altını çiziyor.

“Biz burada sadece kule hizmeti vermiyoruz. Yer kontrol hizmeti de veriyoruz. Meydanımız oldukça büyük. Beş pistimiz var. Dolayısıyla bu pistlere hangi uçağın geleceğini, hangisinden kalkacağını, indikten sonra hangi taksi yollarını takip ederek taksi yapacağını, hangi park yerine park ettirileceğini hepsinin bilgisini pilota buradaki arkadaşlarım veriyor.”

Koçar’a göre kulede çalışırken sadece kendi boardınızla değil diğer boardlarla da temas kurmak, telsiz konuşmalarına kulak kabartmak bir başka önemli nokta.

Kullanılan sistemlerin son teknoloji olduğunu ve bu sistemlerin birbirlerine entegre bir şekilde çalıştığını anlatan Tülin Eroğlu Koçar, “Ama hiçbir zaman o cihazlar insan faktörünün önüne geçemiyor. Bu sistemler kadar çalışan personelimizin bilgi birikimi ve tecrübesi de son derece önemli.”

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu