Savunma

Libya’ya iki üs daha

Türkiye ile Libya arasındaki işbirliği derinleşiyor. Halen tuzak bomba temizliği yapılan ve onarılan Vatiye Askeri Hava Üssü’nün Türkiye’nin kullanımına verilmesi düşünülüyor. Üste Hafter’e karşı harekatı başarıya ulaştıran SİHA ve hava savunma sistemleri mevzilendirilecek. Misrata Limanı da deniz üssü olacak.

Yeni Şafak’tan Kıymet Sezer’in haberine göre, Libya’da Hafter’in yenilgiye uğratılması ardından ülkenin yeniden ayağa kaldırılmasına ilişkin faaliyetler hızlandırıldı. Ulusal Mutabakat Hükümeti Başbakanı Serrac’ın Ankara ziyaretinde, önümüzdeki süreçte yürütülecek iş birliği çalışmaları ortaya konuldu. Bu kapsamda Türkiye, 9 yıldır süren savaşın yol açtığı yıkımın giderilmesinde de Libya için önemli katkılar sunacak. Askeri olarak Libya ordusunun yeniden yapılandırılmasına ilişkin çalışmalar sürerken, petrol sahalarında sondaj faaliyetleri, kentlerde ise müteahhitlik hizmetleri peşpeşe başlatılacak

ÖNCE İHA/SİHA ÜSSÜ

Bölge kaynaklarına göre Ankara-Trablus arasındaki askeri işbirliği bir üst safhaya taşınıyor. Halen tuzaklamalara karşı arama-tarama çalışmalarının yapıldığı ve altyapının onarıldığı Vatiye Askeri Hava Üssü’nün Türkiye’nin kullanımına verilmesi düşünülüyor. Vatiye Üssü’ne, Libya harekâtını başarıya ulaştıran Türk milli İHA/SİHA sistemleri ile hava savunma sistemlerinin konuşlandırılması planlanıyor. Hava araçlarıyla tahkim edilecek Vatiye ile birlikte bir adım da Akdeniz kıyısındaki liman kenti Misrata’da atılacak.

GEMİLER KALICI OLACAK

Türkiye, TSK’nın Suriye kuzeyindeki harekât konseptlerini Libya sahasına yansıtarak büyük başarı elde etti. Bunun yanında Türk ordusu, Doğu Akdeniz kavgasının merkezindeki bölgede yürüttüğü operasyonlarda -Suriye’den farklı olarak- kara ve hava unsurlarıyla birlikte donanmayı da kullandı. TSK, Libya’da uyguladığı deniz-hava-kara müşterek harekât konsepti dahilinde Libya açıklarında deniz görev birliği bulundurdu. Muharip gemiler, keşif-gözetleme gemileri, yardımcı gemiler denizden gelen tehditleri önledi, lojistik hat kesintisiz işletildi, kara unsurlarına da radar sistemleri ve destek silahlarıyla katkı sunuldu.

Doğu Akdeniz’de Yunanistan kışkırtıcılığındaki tırmanma da göz önüne alındığında Libya sahasında deniz kuvvetlerinin stratejik önemi, bölgede Türk donanmasının varlığının devamını zorunlu kılıyor. Bu doğrultuda Misrata Limanı’nın daimi konuşlanma için deniz üssüne çevrilmesi düşünülüyor. Ayrıca Libya’da deniz sahalarından petrol çıkarma konusunda en büyük hisse de Türkiye’ye ait olacak. Bölgedeki sondaj faaliyetlerinin güvenliği için Türk gemilerinin varlığı zaruri görülüyor. (Yeni Şafak)

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu