Türk sivil havacılığında özellikle kargoda kurduğu şirketlerle adından söz ettiren Uygur Acuner, koronavirüs salgınının yaşandığı, havacılık sektörü dibi gördüğü bu günlerde iki güzel haber verdi. Ankara’dan çalışmalarını sürdüren Acuner, biri Türkiye merkezli iki yeni havayolu kuruyor. Hem kargo taşıyacak hem de yolcu operasyonu yapacak şirket için Acuner çok umutlu.
ABD Başkanı Trump’ın bir zamanlar kullandığı Boeing 727 tipi uçağın ikinci el satışında tercih ettiği Acuner’e, sektörde bir süredir ortalıklarda dolaşan “Katarlılarla yeni havayolu kuruyor” sözlerinin üzerine kendisine ulaştık. Telefonla aklımıza gelenleri sorduk.
Uygur Bey, ilerleyen yaşına rağmen enerjisini kaybetmemiş. Yeni projeleri onu daha da heyecanlandırıyor. Ortaya bu röportaj çıktı:
– Uygur Bey, MNG, Baron (şu anki ismiyle ULS) iki önemli kargo şirketi kurdunuz. Bu şirketler operasyonlarına büyük başarıyla devam ediyor. Yeni şirket ne zaman geliyor?
“Benim havacılıkla bağlantım Türk Hava Kurumu’ndan aldığım pilot lisansı ile başladı. O yıllarda THK isteyenlere ücretsiz uçuş eğitimi veriyordu. Hatta kurstaki arkadaşlarımdan biri de Sadık Sindel’di. 1968 yılında pilot lisansımı aldım. Ardından TC-ZRJ tescilli, çift motorlu, Piper Aztec tipi bir uçak satın aldım. Türkiye’ye getirdim. Hava taksi işine girdim. İki yıl sonra da uçağı Denizlili bir demir tüccarına sattım. Sonrasında uçak alıp satma işleri ile ilgilendim”
Fotoğraf Pera Mezat’tan alınmıştır.
- Aslında siz Türkiye’nin ilk hava kargo şirketini de kurdunuz?
“Ben pilot olarak havayollarında uçmak istiyordum. Bir taraftan da araştırma yapıyordum. Projem ile 1980 yılında Hisar Bank ile projeyi hayata geçirdik. Uygur Kargo’yu kurduk. Miami’de bir Boeing 707 kargo uçağı bulduk. Anlaşmayı yaptık. Uçağın burnuna ‘Uygur’ yazdırdık. Ancak tam teslim alacağız anlaşmazlık çıktı. Bu uçağı Türk Hava Yolları aldı. Kervan 1 adıyla yıllarca uçtu. Hatta Kervan 2’yi de aldılar. Bu uçaklar 1990 yılına kadar görev yaptı”
- MNG maceranız nasıl başladı?
“Ben sürekli fizibilite yapıyordum. Araştırmalarım sürüyordu. Bir gün Münih Zincirli Kaptan ile yatırımcı ararken Mehmet Nazif Günal’ın yeğeni olan Gürhan Günal’a ulaştık. Mart 1998’de Mehmet Nazif Günal ile oturduk, tüm gün konuştuk. Bütün gün dinledikten sonra saat 21.00’de bana “Şirketi kuruyoruz, yüzde 20 senin, yüzde 80 holdingin” dedi. Şirketi kurduk. Yönetimi oluşturduk. Genel Müdürlüğe Kaptan Pilot Kani Kurtuluş’u getirdim. Airbus A300 tipi uçakla kargo operasyonuna başladık. Kuruluşundan şirketin büyümesine kadar gece-gündüz çalıştım. Karadenizli olan Kani Kaptan, Mehmet Nazif Günal ile hemşeriliğini kullandı. Patronla aram bozuldu. Maaş alamadan, hisselerimin karşılığını tahsil edemeden MNG’den ayrılmak zorunda kaldım”
“MEHMET NAZİF GÜNAL İLE HELALLEŞMEK İSTİYORUM”
- O kadar kurdunuz, bunca yıldır hiç bir şey almadınız mı?
“Mehmet Nazif Günal her zaman ‘Beni kargo kurtardı’ der. Uzun yıllar geçti. Artık Mehmet Nazif Günal ile helalleşmek istiyorum. Nasıl yaparız bilmiyorum. Ne yazık ki ulaşamıyorum. Şirketi kurulduğunda yüzde 20’si benimdi.”
- Baron Kargo şirketini de siz kurdunuz?
“Evet. 2001’de bir adam geldi. Bana, “Benim mali müşavirim aynı zamandı MNG’nin mali müşaviri. Ben bir hava kargo şirketi kurmak istiyorum” dedi. Hemen 1 milyon dolarlık çek yazdı. Bu çeki yazan, Siirtli iş adamı Gökçen Kuzu’ydu. Hemen şirketi kurduk. Köpeğimin adı Baron’du. Onun adını verdik. Sonrasında şirketin adı Kuzu, daha sonra da ULS oldu. Bugün ULS başarıyla operasyonuna devam ediyor. Sonrasında çeşitli uçak alım satım işlemlerim oldu. KTHY’nin uçaklarını sattım. Hatta şu an ABD Başkanı Trump’a bir Boeing 727 bile sattım”
HEM KARGO HEM YOLCU
- Gelelim son kuracağınız şirkete. Yatırımcı Katar’dan mı?
“Katar uzun yıllardır Türk Havacılık sektörünü inceliyordu. Bizim de uzun süredir görüşmelerimiz vardı. Öncelikle yolcu operasyonuna başlamak için el sıkıştık. En büyük destek de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden geldi. Kıbrıs Türk Hava Yolları (KTHY) faaliyetlerine son verdikten sonra KKTC’nin turizmi önemli bir taşıyıcı kaybetti. Öncelikli olarak Airbus A320/A321 serisi uçaklarla turist taşımayı hedefliyoruz. Ortaklıkta KKTC’nin de bir payı olacak. Koronavirüs dertlerinin bitmesinin ardından operasyona başlamayı hedefliyoruz”
- Yolcu ile birlikte kargo da mı yapacaksınız?
“Yolcu ile birlikte Boeing 747-400F ile kargo pazarına gireceğiz. Son krizle birlikte kargo pazarında çok hızlı bir büyüme var. Hedefimiz Çin ağırlıklı operasyon yapabilmek. İlk etapta iki adet 747 alacağız. Bu konuda Çinlilerle görüşüyoruz. Ağırlıklı olarak Ali Baba’nın mallarını taşımayı öngörülüyoruz”
- Diğer havayolu nere olacak?
“Bu yolcu-kargo şirketi, Türk bayraklı, TC tescilli operasyon yapacak. İkinci şirket Avrupa Birliği bayraklı olarak operasyonunu gerçekleştirecek. İki taraflı yolcu ve kargo operasyonu yapmak istiyoruz. Bu konuda görüşmelerimiz sürüyor.
- Ne zaman uçmaya başlarsınız?
“Koronavirüs salgını tüm akışı alt üst etti. Sonrasında işlerimizi hızlandırmak istiyoruz. 3 ay içinde tüm işlemleri tamamlayıp uçmak hedefimiz”
Uygun Acuner, ilerleyen yaşına rağmen tüm bunları anlatırken büyük bir heyecan içinde. Zor zamanlarda yola çıkıp ilerlemeyi hedefliyor. Havayollarını yere indiği, tekrar uçup uçmayacağı belli olmadığı, mali zorluklar yaşadığı bu günlerde Uygur Acuner’in bu girişimi alkışı hak ediyor.
