MMU nasıl erken uçacak?
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii’nin (TUSAŞ) en önemli projesi Milli Muharip Uçak (MMU). Adeta gün gün takip ettiğimiz projede ilk uçuş bu yıl sonuna alındı. Çok merak ettiğim MMU için TUSAŞ’ın daveti ile Ankara’ya gittim. Savunma Sanayi Başkanlığı‘nın yürüttüğü projede ilk uçağı gözlerimle gördüm. Bir kare fotoğraf veya bir saniye video çekmeye izin yoktu. Ama gördüklerimle uçağın yanından ayrılmamak istedim. İşte Türkiye’nin havacılıkta Kurtuluş Savaşı olan MMU’daki son durum…
TUSAŞ Kurumsal İletişim Ekibi bizleri Ankara’ya davet ederken içeriye cep telefonu, kamera ve ses kayıt cihazı bile alamayacağımızı söylemişti. Yanında Tayyareci Vecihi Hürkuş Müzesi Derneği’nin özel not defterini ve kalemimi aldım. Sabah 04.00’te aracımla yola çıktım. 08.00’de Kahramankazan’da TUSAŞ nizamiyesindeydim. YouTube kanalımın takipçilerine ise öğleden sonra ilk fırsatta bir araya gelip canlı yayın yapacağımı açıklamıştım.
Genel Müdür Prof. Dr. Temel Kotil, THY’den uzun yıllardır tanıdığımız, başarılı iletişim çalışmalarına halen Ankara’da başarıyla devam eden Basın Müşaviri Dr. Ali Genç, Kurumsal Pazarlama ve İletişim Başkanı Bertan Kurt, Kurumsal İletişim Ekibi Müdürü Muharrem Yılmaz ve ekibi ile bir araya geldik.
Temel Beye sorduk, o da açık açık her şeyi anlattı.
Bu yazıda sadece MMU’yu ele alacağım. MMU, TUSAŞ’ı hem mühendislik, hem imalat kabiliyeti hem de ciro olarak büyütecek çok çok önemli bir proje. Kotil’in bir sonraki hedefi, 2030’da dünya havacılık devleri arasında yaklaşık 55-60 arasında duran TUSAŞ’ı 10 milyar dolarlık ciro, en az 10 bin mühendis ile ilk 10’a sokabilmek.
MMU’nun yol haritası
Normalde MMU için ilk uçuş tarihi 2025. Hedef ilk aşamada AESA radarı, stealth tasarımı ile uçağı 5’inci nesle yakın bir model çıkartıp Amerikan General Electric F110 motorları ile uçurmak. İkinci aşama yaklaşık 40 adetlik F110 motorlu ilk Blok üretimi yapmak. Üçüncü aşamayı Türkiye’de geliştirilecek bir yerli jet motorunu ki bu konuda yurtdışından da teknolojik yardım alınacak geliştirmek ve gerçek 5’inci nesil haline getirmek.
İlk uçak 2023 sonu uçacak
Kısaca bunu anlatınca ilk uçuşu 2023 sonunda yapacak uçak hangisi olacak diye sormak gerekiyor. Benim yorumum, temel uçuş verilerinin takip edileceği, konseptin uçabilirliğini ortaya koyacak temel bir prototip. Sonuçta mühendisliği yapılan ki TUSAŞ ekibi bu çalışma ile haklı bir gururu taşıyor, tüm sonuçları bilgisayar simülasyonları ile doğrulanmış durumda.
CDR olarak adlandırılan Critical Design Review-Kritik Tasarım İncelemesi bitecek ve yıl sonunda da ilk MMU uçacak. Bunu AESA radarlı, tüm sistemleri takılmış ikinci MMU 2025’te izleyecek. Sonrasında 2028’de teslimat hedefi güncel.
1200 mühendis
TUSAŞ’ta toplam 6 bin mühendis var. Bunların 1200’ü doğrudan MMU üzerinde çalışıyor. 1200 rakamı TUSAŞ bordrosunda. Diğer şirketler ki inşa edilen devasa MMU binasının yanına HAVELSAN, ASELSAN bina yapıyor, danışmanlık alınan BAE Systems gibi şirketlerle sayı 2 binin üzerine çıkıyor.
Temel Bey, “Tasarlarken para yersiniz, üretip sattığınızda para kazanırsınız” diyor. Ekip gece gündüz çalışıyor. MMU ekibi ile sohbet ederken o yorgunluk üzerlerinde ama herkes çok dikkatli ve inanılmaz motive.
Motorlar takıldı
MMU’da ilk adım General Electric F110 motoru. Bu motorlar ülkemizde. İmalat hattında uçağın yanında bir motor vardı. MMU binasının girişindeki masa üzerindeki ekranda videoda sağdaki 2 numaralı motorun takıldığı görülüyordu. Diğer 1 numaralı motor da uçağın motor yuvasına takılıyordu.
Hızlandırmak mümkün mü
Hep bir laf vardır. “İnşaat hızlansın, personel sayısını iki katına çıkartın”. Sonra inşaat sahasına gelenler bakarlar. İki kat adam var ama bir sürüsü etrafta dolaşıyor. “Niye” diye sorulduğunda cevap aslında “Diğerlerinin işini bitirmesini bekliyor” olur. Yani mühendis sayısını artırmakla aslında proje hemen hızlanmıyor. TUSAŞ’ın yaptığı gibi belli adımları öne alarak yani temel bir model ile ilk uçuşu yapmak ile hızlandırma mümkün olabilecek.
GENEL MÜDÜR TEMEL KOTİL’İN BASIN TOPLANTISININ TÜMÜ (VİDEO)
Sonuçta Türk Hava Kuvvetleri’nin geleceği olan bir proje üzerinde çalışılıyor. Adımların çok düşünülerek dikkatli atılması gerekiyor. MMU ekiplerine Hava Kuvvetleri Komutanlığı da büyük destek veriyor. Görevler, kapasite, bakım, pilot eğitimi gibi binlerce konu üzerinden konseptin oluşturulmasına katkı sağlanıyor.
Uçağı gördüm
A Blok, MMU imalat hattı. MMU Mühendislik binasının hemen arkasında. Zaten helikopterden İHA’ya, parça imalatından uyduya kadar tüm tesislerin mühendislik ekipleri ile imalat hatları yan yana. Bu bina, Mart 2022 sonunda tamamlanmış. Hemen nisan ayında imalat başlatılmış.
Binanın içinde dev gibi bir uçak bizi karşılıyor. Heyecandan ne yapacağımı şaşırıyorum. MMU o kadar heybetli ki daha önceden gördüğümüz mock-up’tan çok daha farklı.
Son fotoğraftan farklı olarak uçağın radomu, motorları, dikey stablize tekrar sökülmüş. Daha doğrusu üzerindeki ekip tak sök yapıyor. Şu notları defterime almışım:
Devasa bir radom: Kenarda duran radom inanılmaz büyük. İçine ASELSAN’ın dev bir AESA radarı gelecek. Bu radar hava-hava, hava-yer, hava-deniz tüm hedefleri kontrol edecek. Pilotun adeta gözü olacak.
Yerli kanopi: Ankara merkezli VOLO şirketi kanopiyi imal ediyor. Sadece MMU değil, HÜRKUŞ, HÜRJET kanopileri de VOLO tarafından yapılıyor. Uçuş emniyeti hem kuş çarpması, hem de fırlatma sırasında kanopinin parçalanması, pilota optik görüş vermesi açısından bu kanopi çok önemli.
İniş takımları: Uçak kendi iniş takımları üzerinde. Örneğin burun iniş takımı tek tekerlekli. Daha önceden mock-up’ta bu tasarım çift tekerlekti. Sorduğumuzda “O mock-up’tı, şimdi gerçek tasarım” diyor ekip. TUSAŞ ile Altunay’ın ortak şirketi TAAC tarafından imal edilen iniş takımı görüntü olarak da güzel. Bu arada TAAC, uçağın iniş takım ve silah bölme kapaklarını da yapıyor.
Motorlar geldi: F110 motorları konusunda hem TUSAŞ uzman, hem de Hava Kuvvetlerimiz. Eğer anlaşma yapılırsa, TEI üretilecek 40 uçağın 80 ve üzerindeki rakamdaki motorunu Eskişehir’de yapacak.
Yakıt testleri başladı: Uçağın üç ana yakıt sistemi var. İkisinin testleri tamamlandı. Üçüncü üzerinde çalışılıyor. Hidrolik testlere ise ziyareti yaptığımız çarşamba günü akşamı başlayacaktı. Sistem, 4500 psi basınç ile çalışıyor. Limitler gözlenecek.
Dört parçadan oluşuyor: Uçak, dört ana parça. Ön kokpit, orta gövde, kanatlar ve kuyruk. Ön bölümde 7050 ve 77450 serisi alüminyum, ortada titanyum imalat yapılmış. Dış kaplama, hava alık girişleri kompozit.
Robotlar boyayacak: TUSAŞ, F-35’te ürettiği parçaları robot sistemler ile boyuyordu. Böylelikle gövde üzerinde her yere eşit kalınlıkta boya vurulabiliyordu. Bu sistem MMU’nun boyanmasında da kullanılacak.
Hangi sistemler yabancı: Motor (ilk etapta), fırlatma koltuğu (Ingiliz Martin Baker) ve bazı valf sistemleri yabancı. Yani yerlilik yüzde 85 civarında.
MMU pilotsuz uçar mı: Pilot bayıldığında örneğin uçak durumsal farkındalık ile en yakın meydana inebilecek. Hedef, fly by wire (kablolulu uçuş) sistemine sahip uçağın pilotsuz da uçurulabilmesi.
İki koltuklu modeli olacak mı: Temel Bey’e bunu sorduğumuzda “Hayır” cevabını aldık. Bu uçakta ikinci bir koltuğa gerek olmadığını, her şeyi kendinin yapabileceğini söyledi.
Yüksek bir imalat kalitesi
TUSAŞ ekipleri dış görüntü olarak tertemiz bir üretim yapmış. Uçağın yüzeyi, parça kalitesi dışarıdan baktığınızda tertemiz, ışıl ışıl. TUSAŞ yıllardır dünya devlerine parça üretiyor. Buna mühendisliğini ekliyor. Patent alıyor. MMU bu çalışmanın şu anlık zirvesi.
İmalat hattı
A Blok prototip üretim yeri olacak. Aynı anda iki uçak imal edilebilecek. Bir sonraki adımda aynı anda 10 uçağın üretileceği bir tesis yanına yapılacak. Hemen yakında rüzgar tüneli test merkezi nisan ayında açılacak. Hemen sorabilirsiniz, testler nerede yapıldı diye. MMU için dünyanın önde gelen rüzgar tüneli test merkezleri kullanıldı. Bunu uçağın elektro manyetik testleri için yapılan tesis izleyecek.
Ziyaretimiz tamamlanıp canlı yayın için ekran karşısına çıktığımda bunu izleyiciler ile paylaştım. Yorumlara baktığımda ben yaşadığım heyecanı aktarırken izleyiciler de bunu almıştı. Herkes çok coşkuluydu.
Bu proje büyük bir heyecanla başladı. Heyecanla devam ediyor. Tecrübeli ekiplerimizi kaybetmeden, bunu sonrasında yeni projelere aktararak tasarım ve üretime devam etmek gerekiyor. Çünkü havacılıkta sistemler ortalama 10 yılda bir yenileniyor. Ya modernize ediliyor ya motoru değişiyor örneğin. Bunu sağlayabilmek için çok çalışmamız ve heyecanımızı kaybetmememiz gerekiyor.
Sonuç olarak F-35’ten çıkartılıp F-16 almak için sıra beklerken MMU tüm dünyaya “en iyi cevap”. Her zaman söylediğim için MMU ülkemizin “Havadaki Kurtuluş Savaşı”…