Kaptan Pilot Beliğ Okkalıoğlu’nun yeni kitabı “Bırak kumandalar bende” çıktı. İkinci kitabında Beliğ Kaptan bir geçmişe bir de büyük sıkıntılar yaşadığımız pandemi günlerine bizi götürüyor. Kendi bakış ile havacılıkta yaşananları hem eğlenceli hem de farklı bakışı ile sunuyor.
Uçuş eğitimin sırasında ne zaman “Bırak kumandalar bende” sözünü işitsem panik olurum. Kendi kendime derim ki işler kötü, ben iyi uçuş yapamıyorum, kumandalar öğretmende… Bu satırları yazarken de 24 Kasım yani Öğretmenler Günü… Bir meslek olmanın ötesinde yüreği ile bildiklerini aktaran tüm öğretmenlerimizin günü kutlu olsun.
Uzun yıllar Türk Hava Kuvvetleri ve havayollarında görev yapan Kaptan Pilot Beliğ Okkalıoğlu, güçlü kalemini ikinci kitabında da konuşturmuş. İlk kitap “Orada neler oluyor” sonrasında hem pandemi günleri yaşadıklarını bu arada eski fotoğraflarını karıştırırken aklına gelen Türk Hava Kuvvetleri günlerini de yazıya döken Okkalıoğlu kimi zaman güldürüyor kimi zaman da hüzünlendiriyor.
Donmuş göle F-4 ile touch and go
F-4 uçakları ile başladığı kariyerinde Alman Hava Kuvvetleri’ne değişim pilotu olarak giden Okkalıoğlu, Kanada’da tatbikat için uçarken donmuş göle touch and go yani iniş takımlarını açıp teker değdiren kolundaki Alman pilotun hikayesini de kitabında anlatıyor.
Uzun yıllar öğretmen pilotluk yapan Okkalıoğlu, kitabında ayrıca İzmir Çiğli’de T-38’lerle uçarken yaşadıklarına da yaşanmış olaylarla örnekleyerek satırlarına yansıtıyor.
Pandemi günleri
Çok çabuk unuttuğumuz pandemi günlerini ise Beliğ Kaptan tekrar hatırlatıp zorlu zamanlarda havacılığın ne hale geldiğini gösteriyor. Yönetimsel yaklaşımı ise havacılığın farklı dünyasında hem insan hem de şirket olarak ayakta nasıl kalınacağına dikkat çekiyor.
Ben okurken ilk kitap gibi çok keyif aldım. Hatta Beliğ kaptan çıtayı daha da yukarı taşımış. Merakla yazacağı bir sonraki kitabı bekliyorum.
Kitaplara ulaşmak için
