İstanbul-Kahire seferine katılan havacılarımız
Emekli Hava Pilot Tümgeneral İrfan SARP
Balkan Harbinde Rumeli’nin elden gitmesinden sonra, ülkenin geriye kalan kısımlarında yaşayan halkın ekserisi İslamdı. Bu İslam ülkeleri arasında birliğin pekiştirilmesi için, denizlerde gemilerin bayrak göstermesi gibi, Türk bayrağını taşıyan uçakların da İslam ülkelerini ziyaret ederek Mısır’a kadar ulaşması bir çeşit güç gösterisi olacaktı.
Bu amaçla iki uçağımızın İstanbul – Kahire hava seferini yapması kararlaştırıldı ve hemen hazırlıklara girişildi. Uçulacak mesafe 2515 kilometreyi buluyordu. Hava seferi için seçilen Pilot Yüzbaşı Fethi ve Rasıdı Yüzbaşı Sadık Bleriot tipi bir uçakla; Pilot Yüzbaşı Nuri ve Rasıdı Yüzbaşı İsmail Hakkı Duperdussin tipi bir uçakla 8 Şubat 1914 günü Yeşilköy’den ayrı ayrı hareket ettiler.
Bleriot uçağı
Eskişehir, Afyon ve Konya’ya inip benzin ikmallerini yaptıktan sora uçuş rotasında sonra Ulukışla’ya indiler. Yüzbaşı Nuri uçağının Ulukışla – Adana arasında 3000 küsur metre yüksekliğindeki Toros Dağları’nı iki kişinin ağırlığıyla geçemeyeceğini hesapladığından Ulukışla’ya indikten sonra Rasıdı Yüzbaşı İsmail Hakkı’yı trenle Adana’ya gönderdi ve kendisi tek olarak Torosları geçip Adana’ya indi.
Yüzbaşı Fethi, Beyrut’a doğru uçarken karbüratör arızası sebebiyle mecburi iniş yapmak zorunda kaldı. Engebeli bir araziye yapılan mecburi inişte uçağın tekerlek ve pervanesi kırıldı. Yer ekipleri tarafından getirilen yedek tekerlek ve pervane takılıp uçak tamir edildikten sonra yola devam edildi. Bu bir iki küçük olayın dışında uçuş Şam’a kadar normal devam etmişti.
ACI HABER GELDİ
Artık iyice yolun sonuna yaklaşıldığı düşünülüyordu ki, ilk acı haber, 27 Şubat 1914 günü Şam’dan geldi. Pilot Yüzbaşı Fethi, Şam’dan Kudüs’e gitmek üzere havalanmıştı.Fakat Kudüs’e varamadan,Taberiye Gölü yakınlarında Şumriye Kasabası’nın 500 metre yakınındaki kayalıklara düşerek rasıdı Yüzbaşı Sadık’la birlikte şehit olmuştu. Cenazeleri Şam’a getirildi. Şam’da yapılan askeri törenle Selahaddin Eyyübi Türbesi’nin haziresinde toprağa verildiler. Ayni gün hiçbir şeyden habersiz Şam’a gelen Yüzbaşı Nuri, sevdiği arkadaşlarının o gün şehit olduklarını öğrendi.
İlk yapılan uçuş planlamasına göre Kudüs ve El Ariş üzerinden Mısır’a uçulması gerekiyordu. Fakat verilen bir emirle eski rota değiştirilerek bu meydanlara uğranmadan sahil boyunca uçuşa devam edilmesi istendiğinden Yüzbaşı Nuri uçağıyla Yafa’ya geldi.
Yafa Meydanı pistinden deniz istikametine kalkışta yerden kesilip bir süre deniz sathına çok yakın uçtuktan sonra, uçağın dönüş içinde çok süratsiz kalarak denize düştüğü görüldü. Sahilden kayıkla yetişen Yafalılar Rasıt Yüzbaşı İsmail Hakkı’yı kurtarmışlardı.Ancak Pilot Yüzbaşı Nuri ne yazık ki şehit olmuştu. Arkadaşlarının uğradığı kazadan beş gün sonra şehit olan Yüzbaşı Nuri, Selahaddin Eyyubi Türbesi Haziresi’nde iki arkadaşının yanında toprağa verildi. Nur içinde yatsınlar!
Bu üç kahraman havacımızın tam hedeflerine ulaşacakları bir zamanda şehit olmaları Türkiye’nin her tarafında büyük bir üzüntü yarattı. Bu kıymetli havacılarımızı kaybetmiştik, ancak görev tamamlanmamıştı. Başlanmış olan bu seferin bitirilmesi gerekiyordu. Pilot Yüzbaşı Salim İlkuçan, Bleriot tipi uçağıyla, yanında rasıt Kurmay Yüzbaşı Kemal ile, 1 Mayıs 1914 tarihinde Beyrut’tan uçuşa başlayarak, ilk uçuş planında yer alan Kudüs ve El Ariş uğradıktan sonra 7 Mayıs günü Port Said’e, ve 9 Mayıs günü Kahire’ye ulaştılar. Kahire’de başta Hidiv Abbas Hilmi Paşa olmak üzere halk tarafından coşkuyla karşılandılar. Nur içinde yatsınlar!
Unutulmaz havacılarımız serisi, Emekli Hava Pilot Tümgeneral İrfan Sarp tarafından hazırlanmıştır. Diğer bölümler için lütfen tıklayın:
Unutulmaz havacılarımız: Mahmut Şevket Paşa
Unutulmaz havacılarımız: Kurmay Yarbay Süreyya İlmen
Unutulmaz havacılarımız: Pilot Mehmet Fesa Evrensev