HAVELSAN’dan önemli başarı; ‘Karma Sürü Teknolojisi’ kanıtlandı
HAVELSAN; insansız hava (İHA), kara (İKA) ve deniz (İDA) platformlarının sürü şeklinde harekat gerçekleştirebilmesi için önemli bir aşamayı tamamladı.
‘Dijital Birlikler’ konsepti kapsamında 2019 yılından beri çalışmalarını sürdüren HAVELSAN, bu alanda erişilmesi zor bir başarıya imza attı. Kısa süre önce gerçekleştirilen testlerde HAVELSAN, BARKAN İnsansız Kara Aracı ile İHA’ların sürü halinde ve bağımsız bir şekilde harekat icra edebilmesini sağladı.
Gece ve gündüz gerçekleştirilen testler esnasında BARKAN İKA’nın etrafındaki İHA’lar, belirli bir irtifaya yükseldi ve bünyelerindeki navigasyon sistemleri sayesinde belirlenen hedefe ulaştılar. Görevlerin tamamlanmasına müteakiben İHA’lar, yine BARKAN İKA ile birlikte HAVELSAN tarafından geliştirilen ‘Sürü Yazılımı’ sayesinde herhangi bir dış müdahale olmadan başlangıç noktasına geri döndüler.
Bu Yıldan İtibaren Sürüye İDA Katılıyor
Sürü Teknolojisi’nin ilk testini başarıyla tamamlayan HAVELSAN, bu yıldan itibaren İKA ve İHA’lara ilaveten insansız deniz platformlarını da sürüye dahil etmeyi hedefliyor. Bu sayede ‘Dijital Birlikler’ konsepti, tam anlamıyla hayata geçmiş olacak.
İstenilen Platforma Entegre Edilebilecek
HAVELSAN tarafından geliştirilen Sürü Teknolojisi yazılımının ‘istenilen her platforma’, ‘istenilen zamanda’ entegre edilebilmesi ise sistemin en büyük avantajı olarak tanımlanıyor.
Bu sayede birçok insansız platform, çok kısa süre içerisinde dağıtık yapıda müşterek sürü operasyonu gerçekleştirebilme kapasitesine ulaşabilecek.
Sadece kendi geliştirdiği insansız platformlara değil; kullanımdaki veyahut ilerleyen dönemde kullanıma girebilecek her türlü platforma entegre edilebilecek bir yazılım ortaya koyan HAVELSAN ile Türkiye’nin, bu alandaki birkaç ülkeden birisi olacağı üzerinde duruluyor.
Karma sürü teknolojisi hayata geçiyor, farklı türdeki insansız sistemlere entegre edilebilen müşterek görev kabiliyeti geliyor.
Hazır mıyız? 🔥💣 #HAVELSAN pic.twitter.com/XoaLOn8DDF
— HAVELSAN (@HAVELSANResmi) August 12, 2022
Savunma Sanayiinde Karma Sürü Teknolojisinin Önemi
Günümüz muharebe sahasında, hedef sayısı giderek artıyor ve bu sebepten ötürü de az sayıda İHA, İKA veya İDA platformu ile görevi gerçekleştirmek imkansız hale geliyor. HAVELSAN tarafından geliştirilen ‘Sürü Yazılımı’ sayesinde ise birden fazla platform, ilgili görevi gerçekleştirmek için dağıtık bir yapıda harekat icra edebiliyor.
Geniş ölçekli sürülerin bu gibi angajman görevlerini gerçekleştirirken, birçok avantajı öne çıkıyor. Örneğin; dağıtık şekilde hareket edebilen bir taarruz sürüsü, hedefin savunma kapasitesini doyum noktasına ulaştıracağı için görevin başarı oranı büyük ölçüde artıyor. Ayrıca, sürü sistemler ile gerçekleştirilen taarruzlar sırasında kayıplar verilse dahi, sürünün geri kalanları görevi başarıyla sürdürebiliyorlar.
Son olarak ise sürüde farklı platformlar, farklı işlevleri bir bütün halinde gerçekleştirebiliyorlar. Bu sayede en karışık ve zorlu görevler dahi, göreve göre ölçeklendirilebilen taarruz sürüleri sayesinde tamamlanabiliyor.
Sürü Sistemlerin En Büyük Avantajı: Dağıtık Yapı
Halihazırda insansız hava, kara veya deniz araçları, bir yer kontrol istasyonu (YKİ) üzerinden kontrol ediliyorlar. Ancak günümüz muharebe şartlarında, karşı tedbir sistemleri ne kadar gelişmiş olsa dahi elektronik-harp koşulları alında YKİ ile insansız platformlar arasında sağlıklı iletişim kurmak zaman zaman imkansız hale geliyor.
Bu tip durumlarda, algoritmasına göre ya ilgili platform havada asılı kalıyor ya da düşüyor veya üssüne geri dönüyor. Ancak işin nihayetinde, görev başarısızlıkla sonuçlanıyor. Bu durum, kullanılan insansız platformların ve hatta merkezcil yapıdaki sürü sistemlerinin en yumuşak karnı olarak tanımlanıyor.
Dağıtık yapıdaki sürü sistemlerinde ise görev, sürüde kayıp verildiği taktirde dahi başarıyla devam ediyor. Ayrıca bu yapıdaki sürüler, her türlü soft-kill (elektronik-harp vb.) imha veya karşı tedbir sistemlerinden de daha az etkileniyorlar.
HAVELSAN’ın ortaya koyduğu ‘Karma Sürü Teknolojisi’nin kabiliyetlerinin ve kapasitesinin, ilerleyen dönemlerde oldukça artma potansiyeli de bulunuyor. Bu teknoloji sayesinde, halihazırda kullanımda olan birçok platformun tekrardan ölçeklendirilmesi ihtiyacı ortaya çıkabilecek. (SavunmaSanayiST)
