B-1B Lancer’in dijital ikizi olacak
ABD Hava Kuvvetleri B-1B Lancer bombardıman uçağının dijital bir ikizini oluşturacak. Programa göre süpersonik ağır yük bombardıman uçağı somunlarına ve cıvatalarına kadar sökülecek ve ardından her parça bilgisayarda taranarak uçağın mükemmel bir sanal kopyası oluşturulacak.
Nisan ayında başlayan ve Wichita Eyalet Üniversitesi Ulusal Havacılık Araştırma Enstitüsü ile Hava Kuvvetleri Yaşam Döngüsü Yönetim Merkezinin ortaklaşa yürüteceği çalışmalar altı yılda tamamlanacak.
B-1 dijital ikiz yapma çabası, bakımcıların uçağın operasyonel aşınma ve yıpranması göz önüne alındığında en hızlı hangi parçaların bozulduğunu ve nasıl iyileştirilebileceğini anlamalarına yardımcı olacak.
Tarama süreci boyunca, yapısal arıza veya hasar gören tüm yerler keşfedilecek ve B-1 için yaşayan bir tıbbi kayıt oluşturulacak.
Kanatları scanner ile taranan 85-0092 kuyruk numaralı bu uçağın kanatlarında görülen bazı çatlaklar için yeni onarımların nasıl yapılacağı daha kolay anlaşılacak. 1985 yılında üretilen ve 2002 yılında emekliye ayrılarak Arizona, Davis-Monthan Hava Üssündeki uçak mezarlığında depolanan B-1B, söküm işlemleri için açık kasalı bir kamyonla Arizona’dan Kansas’a bin 600 km’lik bir yolculuk yaptı.
Dijital ikiz, bakımcıların diğer B-1’ler için sonuçları ve prosedürleri hızlandırmasına yardımcı olacak. Yapısal sorunları olma ihtimali daha yüksek olan alanların tahmin edilmesine yardımcı olmak için sahadaki uçaklardan alınan veriler uygulanabilecek.
Başlangıçta Rockwell tarafından inşa edilen, artık bir Boeing aracı olan B-1B’de halen üst gövdedeki alanlar için denetim teknikleri ve onarımlar geliştiriliyor ve bu veriler üreticiyle paylaşılıyor.
Kanatlar ve gövde hakkında toplanan verilerin bakım personeline “bu bölgelerdeki yorgunluk hasarı” konusunda daha fazla bilgi sağlayacağı belirtiliyor.
Binlerce feet yüksekliğe tırmanabilen B-1, değişken tasarımlı kanatları sayesinde kanatlarını geriye çekerek tıpkı sudaki bir jet ski gibi dalışa geçebiliyor. Bununla birlikte ABD Hava Kuvvetleri, uçak gövdesindeki yıpranmayı azaltmak için eğitim sırasında B-1 pilotlarının uçaktaki “alçak irtifa arazi takip yeteneğini” (low-altitude terrain-following capability/TERFLW) kullanmasını kısıtlamayı dahi düşünür hale gelmişti.
Bombardıman uçağının bakımına yönelik en son çaba olan B-1 dijital ikiz programıyla filonun hazırlık düzeyinin artacağı belirtiliyor. Filonun göreve uygunluk oranına veya operasyonları yürütmek için bir an önce uçma yeteneğine bakıldığında, herhangi bir günde, muhtemelen B-1’lerin 20’sinden fazlasının uçabileceği öngörülüyor. Oysa Ağustos 2019’da B-1 bombardıman filosundaki 62 uçaktan yalnızca yedisi konuşlandırılmaya hazır durumda bulunuyordu.