Haberler

TALPA Başkanı: Türkiye’de pilotlar itibarsızlaştırılıyor

Türkiye Havayolu Pilotları Derneği (TALPA) Başkanı Kaptan Pilot Okan Üreksoy, Türk pilotların neden yurtdışına gitmek istediklerini anlattı: “En önemli sebep, pilotluk mesleğinin yıllardır bilinçli ya da bilinçsiz itibarsızlaştırması. Saygın şartlar sağlandığı takdirde hiçbir arkadaşımız ülkeyi terk etmek istemez.”

Sözcü’den Yusuf Demir’in haberine göre; Türkiye’yi terk edenler arasına pilotlar da katıldı. Ancak doktorlara, “Giderlerse gitsinler” diyen iktidar, pilotların gidişini engellemek istiyor.

Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü 24 Haziran 2022 tarihinde yayınladığı, Türk pilotların yabancı havayollarına gidişini güçleştiren genelgeye tepkiler büyüyor.

THY ya da Pegasus’tan ayrılarak yabancı havayollarına geçmek isteyen pilotlara, 6 ay bekleme koşulu getiren düzenlemeye en net tepkiyi, HAVASEN’le birlikte Türkiye Havayolu Pilotları Derneği (TALPA) gösterdi.

Türkiye’de aktif olarak uçuşlarda görev alan yaklaşık 7 bin 500 pilottan 5 binden fazlasının üye olduğu TALPA, ulusal havacılık otoritesinin kararını, yürütmenin durdurulması ve genelgenin iptaline karar verilmesi talebiyle jet hızıyla yargıya taşıdı.

“SAVUNMA ALINMAKSIZIN ACİL KARAR VERİLMELİ”

Geniş bir ekip tarafından hazırlanan dava dilekçesinde çarpıcı tespitlere yer verildi:

Genelge hukuka açıkça aykırıdır.

Genelgenin uygulanması pilotları halihazırda çalıştıkları havayolu şirketinin inisiyatifine  terk etmektedir.

Uygulanması pilotların iş  değiştirmelerini ucu açık bir süre ile işverenlerin insafına bırakmaktadır.

Bu genelgenin yürürlükte olduğu her gün pilotlar açısından telafisi imkansız sonuçlar  ortaya çıkmaktadır.

Bu nedenlerle yürütmenin durdurulması, dava konusu Genelge için özel bir önemi haizdir ve ivedilikle davalı idarenin savunması alınmaksızın karar verilmelidir.

“TEPKİMİZİ GÖSTERMEK ZORUNDAYDIK”

TALPA Yönetim Kurulu Başkanı Kaptan Pilot Okan Üreksoy, pilotların neden yabancı şirketlere gitmek istediğini ve genelge sonrası yaşanan süreci anlattı.

Dernek olarak Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü ile çok güzel diyalogları olduğunu kaydeden Üreksoy, “Çözülmesi gereken sorunlarla ilgili bizi kullanın, bizim tecrübemizden yararlanın, biz de elimizden geldiğince bunlara omuz verelim, destek verelim dedik. Ortak çalışmalar yaptık. Ancak bu genelge konusu pilotların arzu etmediğimiz bir konu. Ona da tepkimizi gösterdik. Meslektaşlarımız adına göstermek de zorundaydık” dedi.

“GİDİŞLERİ ENGELLEYEMEZ”

TALPA Başkanı Üreksoy, “Bakanlık, Sivil Havacılık ve sektör çalışanlarını karşı karşıya getirmeyecek şekilde çözüm bulmamız lazım. Yurtdışından aldığımız bilgiler doğrultusunda, SHGM kararının aslında meslektaşlarımızın gidişini engelleyemeyeceğini değerlendiriyoruz. Gitmek isteyen pilot arkadaşlarımız, gideceği şirketin de ihtiyacı varsa, öylece kendi kontrollerini yaparak kabul edebilir açıkçası” diye konuştu.

“HİÇBİR ARKADAŞIMIZ YURTDIŞINA GİTMEK İSTEMEZ”

Üreksoy, “Türk pilotlar neden yurtdışına gitmek istiyor?” sorusunu, çok açık şekilde “itibarsızlaştırma” diyerek cevapladı. TALPA Başkanı Okan Üreksoy şöyle özetledi:

“Yabancı şirketlere geçme isteğinin en önemli sebeplerinden bir tanesi, yıllar içerisinde, pilotluk mesleğinin bilinçli veya bilinçsiz itibarsızlaştırılmasıyla ilgili…

Alınan aksiyonların, pilotlara karşı yapılan uygulamaların, bunlara yönelik, bu maksada yönelik olduğunun düşünüldüğü bir ortam oluştu maalesef.

Dolayısıyla, arkadaşlarımızda mesleğe daha çok değer verilen, mesleğin saygınlığının daha iyi, farklı olduğu ortamlarda çalışma arzusunu sezinliyoruz.

Bu şartlar burada sağlandığı takdirde, hiçbir kaptanımızın, hiçbir pilotumuzun bu ülkedeki şirketleri terk etmeyeceğini düşünüyorum. Önemli olan bu şartların, bu itibar konusunun sağlanması, değer verilmesi.

(Fazla çalışma, şirketlerin yanlış uygulamaları, maaşlar bu itibarsızlaştırmanın içinde mi?) Hepsi bu itibar ifadesi içinde bir bütün olarak düşünülmeli.

“SEKTÖRDEKİ İYİLEŞME TÜM İSTATİSTİKLERDE GÖRÜLÜYOR”

Doğal olarak, covid sonrasındaki havacılık sektöründeki iyileşme, bizim ülkemiz havacılık sektöründe daha seri bir iyileşme olduğu bütün istatistiklerde de görülüyor. Neticede rekabetin çok güçlü olduğu bir sektör, havacılık. Biz de şirketlerimizin bu rekabet içerisindeki güçlülüklerini devam ettirebilmek için covid sonrası bu fırsatlardan yararlanmak istemelerine de son derece hak veriyoruz.

‘UÇUŞ SAYISI ARTIRIRKEN İŞ YÜKÜNE BAKMAK ZORUNDASINIZ’

Neticede şirketlerimiz ne kadar güçlü ve karlı olursa, ülke ekonomisine o kadar katkısı var. onun da bilincindeyiz. Ama bunun dengesinin iyi kurulması gerektiğini düşünüyoruz. Denge derken siz uçuş saatlerinizi, uçuş sayılarınızı, frekanslarınızı artırırken elinizdeki iş yüküne bakmak zorundasınız.

“LİMİT AŞIMI YOK AMA SÜREKLİ ÜST LİMİT YORUYOR”

Elinizdeki işgücünün oransal olarak bunu destekleyebilecek, karşılayabilecek seviyede olması gerekiyor. Tabi ki hiçbir pilot mevcut uçuş şartlarına göre limit aşımı yapmıyor, lisansından kendisi sorumlu… Ama sürekli olarak üst limitlere yakın uçurulmaya devam edildiği takdirde, yorgunluk bunun içerisine giriyor. Diğer konular, yavaş yavaş elden alınan bazı haklar konuşulabilir. Özlük hakları konuşulabilir.

“KIRGINLIK YARATTI”

Bunlar hepsi bir araya geldiği zaman, tabi biraz yorgunluk, biraz kırgınlık yarattı. Doğal olarak da başka arayışlar içerisine itebiliyor arkadaşlarımızı.”

“1000 İŞSİZ TÜRK PİLOT VAR”

TALPA Başkanı Okan Üreksoy işsiz pilotlarla ilgili son sayıları şöyle özetledi:

“8-9 ay önce bir istihdam havuzu oluşturduk TALPA bünyesinde… Üyemiz olsun olmasın bütün meslektaşlarımızın buraya kayıt olmasını istedik. Bize başvurulara göre, herhangi bir tipte sertifikası olan ve işsiz olan pilot sayımız yaklaşık 150 civarında… Bir de uçuş okullarını bitirip de pandemi dönemine denk geldiği ve alımlar durdurulduğu için henüz hiçbir şirkette işe girmemiş arkadaşlarımız var. Bu durumda yaklaşık 800’e yakın genç arkadaşımız var. Hepsi beraber bine yakın meslektaşımız işsiz vaziyette maalesef.”

“TÜRK PİLOTLARA ÖNCELİK VERİLMELİ”

Üreksoy, Türkiye’de uygulanan yabancı pilot politikasına ilişkin soruya şu yanıtı verdi:

“Öncelik her zaman için Türk meslektaşlarımıza verilmeli. Bizim yetişmiş personelimiz dururken dışarıdan arayış içinde olunmamalı… Burada sınırlar iyi çizilmeli.

Tabi uçuş tecrübesi burda gündeme geliyor, kaptan olarak ve ikinci pilot olarak. Şu anda bana gelen yaklaşık 90 adet ikinci pilot meslektaşımız Atlas ve Onur’da tip eğitimlerini bitirdikten sonra ya başlamış birkaç saat uçmuş ya hiç başlayamamış.

Şirketleri kapandığı için uçamamışlar ve işsiz kalmışlar. Lisanslarını taze tutuyorlar. Ellerinde lisansları var ama şirketlere müracaat edemiyorlar çünkü şirketler minimum bir uçuş saati istiyor. Minimum 500 saat uçuş istiyor istihdam etmek için.

Bu arkadaşlar o zaman uçuş okulunu yeni bitirmiş olanlarla aynı statüde tutuluyorlar. Tabi ikinci pilot ihtiyacı olunca da tipte hemen kullanabileceği, ister istemez dış kaynağa yöneliyor. Çünkü bir yandan bir büyüme var ve bu büyümenin karşılığı insan gücünü bulmak zorunda şirketler. Burda bu dengeyi iyi çalışmamız lazım. Uçuş okullarının pilot üretimiyle, piyasadaki istihdamı güzel dengelememiz gerekir.

Sivil Havacılık bu anlamda bizden bu bilgileri değerlendiriyorlar, istiyorlar. Biz de paylaşıyoruz ki gerek yeni kurulan şirketlere, gerek kurulmuş ve pilot ihtiyacı olan şirketlere öncelikle bu meslektaşlarımız işe alınsın diye…

O konuda bir müşterek çalışma devam ediyor. Bu süreçte çeşitli şirketlerde istihdam edilen epey işsiz pilotlarımız da oldu. İnşallah önümüzdeki kısa dönemde hepsinin bazı şirketler tarafından istihdam edilerek bu problemin ortadan kaldırılmasını biz de ümit ediyoruz. Var gücümüzle çalışıyoruz.”

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu