Bir ASELSAN başarı hikayesi: Kanada son anda Türksat 5B kartını yollamayınca…
Yıl 2020… ASELSAN tarafından geliştirilen Ku-Bant Almaç ve Ka-Bant LNA veri aktarım ekipmanlarının yer aldığı Türksat 5B Haberleşme Uydusu için çalışmalar büyük hızla sürüyordu. Ama son anda Kanada’dan bir şirketin yollaması gereken uzay kalifiye baskı devre kartları bir türlü ASELSAN’a gönderilmemişti. Uydu fırlatma tarihi hızla yaklaşırken ASELSAN ekipleri büyük bir risk aldı. Kartı hazırladı… İşte o adımın hikayesi…
Tarihler 19 Aralık 2021’i gösterirken ülkemizin yeni uydusu Türksat 5B, ASELSAN tarafından geliştirilen Ku-Bant Almaç ve Ka-Bant LNA veri aktarım ekipmanları ile Florida Cape Canaveral üssünden SpaceX Falcon-9 roketi ile uzaya fırlatılıyordu.
Tüm ASELSAN ekibi nefesini tutmuş bu fırlatma operasyonunu izliyordu. Önümüzdeki günler çok kritikti. Türkiye’de yapılan sistemler çalışacak mı? Daha da önemlisi Kanada’nın yollamadığı kartlar görevini yerine getirecek miydi?
Önce Airbus testleri
ASELSAN ekipmanları, fırlatmanın öncesinde Kasım 2020’de uydu platform üreticisi AIRBUS’a gönderilmiş ve Türksat 5B uydusuna entegrasyonu gerçekleştirilmişti. Geliştirilen ekipmanların AIRBUS firmasına teslim tarihi olan Kasım 2020, uyduda ASELSAN ekipmanlarının olması ya da olmaması anlamına gelen bir ölüm kalım tarihiydi. Ya bu tarihe kadar ekipmanlarımızı tüm testlerden başarılı bir şekilde geçirerek teslim edecek ya da uydu, ekipmanlarımız olmadan uzaydaki yolcuğuna başlayacaktı.
Nasıl başladı
Her şey projenin fiili olarak başlama tarihi olan Eylül 2018’de Ar-Ge onay formunun Genel Müdürümüz Prof. Dr. Haluk Görgün tarafından imzalanması ile başladı. Proje kapsamında hedef ASELSAN tarafından iki adet uzay kalifiye ekipmanın geliştirilmesi ve bu ekipmanlara maliyet ve takvim etkin olacak şekilde uzay tarihçesi kazandırılmasıydı.
Kullanılacak frekansın daha önce kullanılmayan bir aralık olması ve ekipmanların uzay tarihçesi kazanacak olması bakımından yenilikçi bir proje olacaktı. Ayrıca bu frekans için almaç dışında yeni bir ekipman olan LNA da geliştirilecekti. Bu da daha önce çalışılmamış yeni bir tasarım anlamına gelmekteydi.
Özkaynak ile geliştirildi
Ekipler oluşturuldu ve Eylül 2018’de ASELSAN öz kaynakları ile ekipmanların geliştirilmesine başlandı. Yaklaşık bir sene sonra ASELSAN tarafından geliştirilen ekipmanlara uzay tarihçesi kazandıracak olan sözleşme Temmuz 2019’da AIRBUS DEFENCE & SPACE (ADS) ile imzalandı. Bu sözleşmeye göre öz kaynaklı proje olarak geliştirilmesine başlanan iki uzay kalifiye ekipman Türksat 5B uydusunda yer alabilecekti.
Bu hem önemli bir fırsat anlamına geliyor hem de projenin tamamlanma tarihinin oldukça öne çekilmesi gerektiğini gösteriyordu. Planlanan proje takviminde hiçbir önemli aksama ve sapma yaşanmaması gerekiyordu.
Kanada’nın vermediği sistemler
Fakat gerçek hayat her zaman planlanandan farklı olduğu için projede de ilk önemli risk gerçekleşti. Bu risk proje kapsamında Kanada’dan tedarik edilen uzay kalifiye baskı devre kartlarının tüm girişimlere rağmen ilgili alt yüklenici firmadan tedarik edilememesiydi.
Sanki Kanadalı firma ile arada görünmeyen bir duvar vardı ve tüm iletişim çalışmalarına rağmen cevap alınamıyordu. Bu firma beklenirse Türksat 5B fırlatmasının kaçırılacağı oldukça net olduğundan, kritik bir kararla kartların üretimlerinin ilk defa ASELSAN bünyesinde üretilmesine karar verildi.
ASELSAN ekipleri bunu başardı
Her zor sürecin başarı ile sonlandırılmasında olduğu gibi bu süreçten de ASELSAN güçlenerek çıktı ve bundan sonra yapılacak uzay projelerinde baskı devre kartlarının üretilmesinin ve test edilmesinin ASELSAN bünyesinde yapılmasının önü açılmış oldu.
Bu olay sonrasında da riskler projenin peşini tabii ki bırakmadı. Ama riskler yönetilmek için vardı. TVAC testlerinin başlaması sırasında azot tankının arızalanması, bazı test cihazlarının işlemez duruma gelmesi, test sürelerinin uzaması ve uzay kalifikasyonu için gerekli süreçlerin mevcut süreçlere entegre edilmesi sırasında karşılaşılan zorluklar yönetilmesi gereken önemli risklerden bazılarıydı.
İlk defa gidilen zorlu bir yolda kaza yapılmaması mümkün değildi fakat önemli olan gidilecek yere ulaşabilmekti. Üretilen ekipmanların Fransa’da bulunan AIRBUS tesislerine sevkiyatı sırasında koruyucu kutu üzerinde yer alan şok indikatörlerinden biri açılmış ve tüm ekibe
son bir heyecan yaşatmış olsa da ASELSAN, yolculuğun sonunda gitmesi gereken yere tam zamanında varmıştı.
Ku-Bant Almaç ve LNA’da ilkler
Türksat 5B Projesi kapsamında ASELSAN tarafından AIRBUS’a gönderilen Ku-Bant Almaç
ve Ka-Bant LNA ekipmanlarının geliştirilme süreçleri aynı zamanda içerisinde birçok ilki de barındırmaktaydı. Birçok test ilk defa bu proje kapsamında gerçekleştirildi. Yine standartların çağırdığı birçok doküman bu proje kapsamında oluşturuldu. Proje bittiğinde ortaya çıkan doküman sayısı yüzü geçmekteydi.
Geçtiğimiz Mayıs ayında uzayda konumlanacağı yörüngesine yolculuğu başarılı bir şekilde tamamlanan Türksat 5B uydusu ve içerisinde yer alan ASELSAN ekipmanlarına ait ilk sinyaller, Türksat 5B uydusunun yörüngesine ulaşmasıyla birlikte yer kontrol istasyonundan başarıyla alındı.
İlk sinyallerin yeryüzüne iletilmesinin ardından yörünge testleri yapılan Türksat 5B uydusundaki ASELSAN Ku-Bant Almaç (Düşük Gürültülü Yükselteç ve Frekans Aşağı Çevirici) ve Ka-Bant LNA (Düşük Gürültülü Yükselteç) ekipmanları testlerden başarılı bir şekilde geçerek uzay ortamında çalışabilirliğini kanıtlamış oldu ve 36.000 km yer sabit yörüngede THS-8 seviyesine ulaşan Türkiye’nin ilk uzay ekipmanları olmayı başardı. Kaynak: ASELSAN DERGİ